top of page
Search

Aydan Aksakal, 2022, (13)

bütün başlangıçların başında insanı esir alır eşik.


hangi yöne doğru olursa olsun, alınan mesafe ve evrenin zamanında işleyen süre ne olursa olsun öncelikle geçilmesi gereken yer, eşiktir.


onu geçmek istemeyen için eşik, bir çizgi olarak görünür. çizgi, noktalardan oluşur. nokta, bir izden başka bir şey değildir. boyutsuz ve zamansızdır. boyutsuz ve zamansız birimlerden oluşan çizginin geçilmesi diye bir mesele de ortaya çıkmaz. eşiğin boyuta ve zamana sahip olmadığını düşünmek, düşünmeyenler için kolay düşülecek bir tuzaktır.


bazen eşiğin önünde onu geçmeye yeltenmeler bir yığın oluşturduğundan, eşikten önce burada oluşan yığını da geçmek gerekebilir. bu yığın, baş ağrısı yaratan bir uğultuyla imkansız olan hakkında konuşur. konuşmalar öyle yükselir ki eşiğin kendisi bu yüksekliğin yanında minicik kalır. böylece eşiğe yaklaştığı hâlde imkansızlık söylemini ve bu söylemin sahibi yığını aşamadığından eşiği hiç göremeyenler de olur.


önüne kadar gelip eşiği geçmeye çalışanlar için ise eşik, bitimsiz bir zamanın aşılmaz bir engeli olarak görünür. artık ne ilerisi ne gerisi vardır. sadece kendisi vardır. eşikte varılan yerden geriye dönmek ahmaklık, ileriye devam etmek ise saçma görünür. eşikte uzun süre oyalanmak, bu yüzden bir yutulma hissini çağrıştırır. üzerine tırmanıp, tünemek sadece geçici rahatlık hissi verir. önünde dikilmek, başlangıcı geciktirir. ancak ikisi de ilerleme gücünü kazandırmaz.

sır, onun orada olduğunu bilmek ama o yokmuş gibi yapmaktır. adım ne ona takılacak kadar aşağıdan ne de koca bir merdivene çıkacak kadar aşağıdan atılmalıdır. eşiğin sırrı, onun üzerinden hızla sekmektir.


Burak Çakır

 
 
 

Recent Posts

See All

Comments


bottom of page